Sabancı Üniversitesi Onursal Başkanı Sakıp Sabancı’nın vasiyeti üzerine Sabancı Üniversitesi tarafından her yıl verilen ve sosyal bilimler alanında Türkiye’deki ilk uluslararası ödül programı olan Sakıp Sabancı Uluslararası Araştırma Ödülleri’nin 2022 yılı konusu “Küreselleşmenin Geleceği: Devletin Dönüşü mü?” olarak belirlendi. Ödüllere son başvuru tarihi 14 Ocak 2022.
Sabancı Üniversitesi tarafından her yıl verilen ve sosyal bilimler alanında Türkiye’deki ilk uluslararası ödül programı olan Sakıp Sabancı Uluslararası Araştırma Ödülleri’nin 2022 yılı teması “Küreselleşmenin Geleceği: Devletin Dönüşü mü?” olarak belirlendi. Araştırma ödüllerine son başvuru tarihi 14 Ocak 2022.
Ödül kapsamında uluslararası bağımsız bir jüri tarafından bu seneki temaya önemli katkılarda bulunduğu belirlenen bir kişi 25.000 dolar tutarındaki Jüri Özel Ödül’ünü kazanacak. Makale kategorisinde yine aynı jüri tarafından 45 yaşın altındaki kişilerce yazılmış başvurular arasından seçilen belirli sayıda makale de 10.000 dolarla ödüllendirilecek.
Ödül teması şu sorular etrafında şekilleniyor:
Küreselleşme devlet, piyasa ve toplum arasındaki ilişkileri dönüştürmektedir. Bu yüzyılın başında, küreselleşmenin finans ve ticaret kurumlarına karşı gerçekleşen protestolar ve sosyal hareketler, araştırmacıları küreselleşmenin tutulmayan vaatlerini, kazananlarını ve kaybedenlerini ve giderek artan hoşnutsuzluğu incelemeye yöneltti. Son yirmi yılda, küreselleşmenin ekonomik boyutunun ötesinde bir tepkiyle karşı karşıyayız. Uluslararası ve bölgesel kurumlardan çekilmeler, milliyetçi liderlerin seçim başarıları, göçmen karşıtlığı, siyasi ve sosyal küreselleşmeye karşı bu tepkinin yeni tezahürleridir.
Bununla beraber, bir devletler dünyasında yaşıyoruz. Pandemi, küreselleşmenin gerilemekte olup olmadığı ve devletin eski gücüne dönüşüne tanık olup olmadığımız konusundaki süregelen tartışmaları bir kez daha canlandırdı. Eğer devletin dönüşü ile karşı karşıya isek, bu nasıl bir devlet olacak? Modern dünyanın karmaşıklığı, devletin yapısı ve yeteneklerinin hem kendi toplumu hem de uluslararası toplum için her zamankinden daha da önemli olduğunu tartışmasız bir şekilde ortaya koydu. Çok kutuplu bir dünyanın ortaya çıkışı ve otoriter hükümetlerin devlet kapitalizmini alternatif model olarak benimsemesi küreselleşme olgusunu nasıl bir geleceğin beklediğinin sorgulanmasını getirmektedir. Bu soruları ele alan ve farklı bağlam ve tarihi dönemleri kıyaslayan makaleler değerlendirmeye alınacak.