2014’te Niğde Ulukışla’da yol kontrolünde tesadüfen durdurulan taksinin içindeki yabancı uyruklu üç IŞİD’ci kendilerine müdahale etmek isteyen güvenlik güçleriyle çatışmıştı. Olayda iki güvenlik görevlisi şehit olmuş, bir sivil de yaşamını yitirmişti.Olayla ilgili Niğde Cumhuriyet Başsavcılığı’nca hazırlanan iddianamede, Konya’da ölen Heysem Topalca da “sanık” olarak yer almıştı.
T24’ten Tolga Sardan’ın haberine göre, iddianamede “Topalca’nın Ulukışla saldırısı sorumlularından Benyamin Xu’nun Türkiye’den Suriye’ye geçişini sağladığı ve bu kişi ile irtibatının Ulukışla’daki saldırı anına kadar devam ettiği anlaşılmaktadır.
Bunun yanında şüpheli Heysem Topalca’nın silahlı terör örgütlerine mühimmat temin ettiği yönünde de şüphelerin bulunduğu ve bu kapsamda Adana Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından soruşturma yürütüldüğü anlaşılmaktadır” bilgisi yer alıyordu.
Reyhanlı saldırısının iki önemli ismi Yusuf Nazik ve Memet Gezer, Topalca’yı işaret etmişti. MİT tarafından Eylül 2018de Suriye’de yakalandıktan sonra Ankara’ya getirilen Nazik, Topalca’nın konumu anlatırken, “Topalca, Suriye’deki cihatçılara destek veren Suriye vatandaşı bir Türkmen. Bize bu tezgâhı kuran kişi, Heysem Topalca olabilir. Topalca’yla zaman zaman Reyhanlı’dan mal geçirmek için işbirliği yapıyorduk. Bu adam eskiden beri kaçakçılık yapar. Hem Reyhanlı bölgesinden hem de Yayladağı’ndan geçiş yapabiliyor. Biz Reyhanlı’ya yanaşamıyoruz bile. Oralar cihatçıların elinde” değerlendirmesini yapmıştı.
Mehmet Gezer’in durumu ise daha farklı oldu. ABD Uyuşturucuyla Mücadele Bürosu (DEA) Gezer ile yerel bir elemanı aracılığıyla temas kurdu. İlerleyen diyalog sonunda Gezer, DEA’nın muhbirlerinin Meksika’daki kokain kaçakçılığı yapan uyuşturucu kartellerinin ABD’ye yapacakları büyük sevkiyatlarla kullanılmak üzere sipariş verdiği silah ve mühimmat konusunda anlaşmaya vardı.
Daha sonra numune görmek bahanesiyle Gezer ve iş ortağı Suriyeli Saber K. Karadağ’a davet edildi. 2016’da Karadağ’a giden ikili burada gözaltına alındı ve ardından ABD’ye götürüldü.
Habere göre, Gezer adına Reza Zarrab ve Halkbank davaları ile bilinen New York Güney Bölgesi Federal Savcılığı’nın bir dosya açtığı, ilişkilerinin incelemeye alındığı ancak Suriyeli Saber K.’nın isminin dosyada yer almadığı görüldü.